G20 neden Küresel Güney için kapsayıcı yapay zeka yönetişimini yönlendirmeli?

miloya

New member
Yapay zeka (AI), Küresel Güney için benzersiz zorluklar oluşturuyor. Yapay zeka “atlama” fırsatları sunarken, sorumsuzca geliştirilip dağıtılırsa önemli olumsuz dışsallıklara da yol açabilir.


Yapay zeka. (düşünce stoku)

Yapay zekanın olumsuz etkilerine karşı daha savunmasız olmakla birlikte, mevcut küresel yapay zeka yönetişim girişimleri, Küresel Güney’in gerçeklerini yansıtmamaktadır. Birden çok paydaşı birleştiren ve uluslararası işbirliğinin meşruiyetini sağlayan çapraz, görev odaklı bir yaklaşımı mümkün kılmak için küresel yapay zeka yönetişiminin çok taraflı bir reformuna acilen ihtiyaç vardır. Bu, gücün ve kontrolün sistematik bir şekilde birleştirilmesinin ele alınmasına, dijital temettülerin daha adil bir şekilde paylaşılmasına ve hem Küresel Güney hem de Küresel Kuzey’deki çeşitli sosyo-ekonomik gerçekleri barındırmak için varoluşsal yapay zeka risklerinin hafifletilmesine yardımcı olacaktır. Bu politika özeti, G20’nin küresel yapay zeka yönetişiminin geliştirilmesine küresel Güney katılımını artırarak birbirine bağlı, kültürel olarak çeşitli ve modern toplumumuzu yansıtma çabalarına öncülük etmesini önermektedir.

Yapay zekanın yıkıcı etkileri yalnızca tekno-belirleyici bir bakış açısıyla görülemez. Teknoloji toplumu etkilediği gibi, toplum da yönetişim, ilkeler, teknik standartlar, yayılma, uyum ve bütünleşme yoluyla teknolojik yenilikleri etkiler. Bir yandan, sağlam ulusal inovasyon sistemleri (NSI), bilim, teknoloji ve inovasyonun (STI) etkili yerel yönetişimini ve üçlü sarmal aktörler arasında koordinasyonu gerektirir.

Öte yandan, çok boyutlu ulusötesi karşılıklı bağımlılıklarımız, Küresel Güney’in çoğunluğu Küresel Kuzey’in teknolojik olarak gelişmiş, yüksek gelirli ülkelerine yetişmek ve onlarla rekabet etmek istiyorsa, sorumlu yapay zeka yönetişimi için uluslararası işbirliğinin gerekli olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Nihayetinde bu, Küresel Güney’in yapay zekanın potansiyel olarak birbirine bağlı küresel sistemimize getirdiği çok boyutlu zorlukları ve varoluşsal riskleri ele almasını sağlayacaktır.

Makaleye buradan erişilebilir.

Bu makale Shamira Ahmed ve ORF’den diğerleri tarafından yazılmıştır.