Sessiz Kalma Hakkı Hangi Madde ?

Damla

New member
Sessiz Kalma Hakkı Nedir?

Sessiz kalma hakkı, kişinin suçla suçlanmadan önce, kendi savunmasını yapmak zorunda olmadığı ve soruşturma sırasında kendisini suçlayacak ifadeler vermemek için hak kullanabileceği bir haktır. Bu hak, kişinin ifade verme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz, ancak kişi, kendisini suçlayacak ifadeler vermek zorunda kalmaz. Genellikle suçlu olma şüphesi taşıyan bir kişinin, kendisini suçlamamak için konuşmayı reddetme hakkı olarak tanımlanır.

Bu hak, hukukun evrensel bir ilkesi olan "kimse kendisini suçlayamaz" ilkesinden kaynaklanır. Bir kişinin suçu itiraf etmesi veya kendisini suçlayacak şekilde ifade vermesi, kişisel özgürlüklerin ve insan haklarının ihlali olabilir. Sessiz kalma hakkı, bir kişinin, üzerinde baskı hissetmeden savunma yapabilmesini sağlar.

Sessiz Kalma Hakkı Hangi Madde ile Düzenlenmiştir?

Sessiz kalma hakkı, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yer alan düzenlemelerle güvence altına alınmıştır. Anayasada, sessiz kalma hakkı doğrudan belirtilmemekle birlikte, kişi hakları ve özgürlükleri çerçevesinde korunur. Bu hakkın somutlaşmış hali, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Şüpheli ve Sanığın Susma Hakkı başlığı altında düzenlenmiştir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 147. maddesinde yer alan düzenlemelere göre, şüpheli veya sanık, soruşturma ve kovuşturma aşamasında kendisini suçlayacak beyanda bulunmak zorunda değildir. Bu hak, Türkiye'deki yargılama süreçlerinde büyük önem taşır.

Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesi de sessiz kalma hakkını güvence altına alır. Bu madde, sanığın suçlu olup olmadığına karar verilecek yargılamada, kimseye kendisini suçlayacak ifadeler vermesi yönünde bir zorunluluk getirilemeyeceğini belirtir. Sessiz kalma hakkı, adil yargılanma hakkının ayrılmaz bir parçası olarak kabul edilir.

Sessiz Kalma Hakkının Kapsamı ve Uygulama Alanı

Sessiz kalma hakkı, şüpheli veya sanık olan kişiye sadece soruşturma aşamasında değil, aynı zamanda yargılama sürecinde de sağlanır. Yani bir kişi mahkeme önünde de kendisini suçlayacak şekilde ifade vermek zorunda değildir. Ancak, bu hak kişinin savunma hakkını kullanmaması anlamına gelmez. Sessiz kalma hakkı, kişinin kendisini suçlamaktan kaçınabilmesi için bir imkandır.

Bu hak, aynı zamanda kişilerin savcı ya da polis karşısında zorla ifade vermemelerini sağlar. Kişiye bu hakkın tanınması, özellikle zorla itiraf almayı engelleyen bir güvence işlevi görür. Kişinin susma hakkını kullanması, savcılık veya polis tarafından olumsuz bir şekilde değerlendirilemez veya bu durum mahkemeye olumsuz bir yansıma yapamaz. Kişi bu hakla, suçsuzluk karinesi çerçevesinde korunur.

Sessiz Kalma Hakkı İle İlgili Sık Sorulan Sorular

Sessiz Kalma Hakkı, Suçsuz Olduğumu Gösterir Mi?

Hayır, sessiz kalma hakkı kullanmak, bir kişinin suçsuz olduğunu göstermez. Bu hak, sadece kişinin kendisini suçlamama hakkını tanır. Kişi suçluysa veya suçu itiraf etme niyetindeyse, yine de sessiz kalma hakkını kullanabilir. Bu durum, kişinin savunma stratejisiyle ilgilidir. Ceza muhakemesinde, kişi kendini savunmaya mecbur tutulamaz, ancak suçsuzluk karinesine dayanarak sessiz kalabilir.

Bir Kişi, Sessiz Kalma Hakkını Kullanmazsa Ne Olur?

Sessiz kalma hakkını kullanmama, kişinin suçluluğu veya masumiyeti hakkında bir sonuç doğurmaz. Ancak, şüpheli veya sanık, hakkını kullanmayıp ifadede bulunduğunda, savcı veya hakim tarafından bu ifade dikkate alınabilir. Kişinin ifade vermesi, onun suçluluğunu kanıtlamaz. Kişinin susma hakkını kullanmaması, sadece mahkemede ifade verme hakkını kullanmış olduğu anlamına gelir.

Sessiz Kalma Hakkı, Şüpheli veya Sanığın Savunma Hakkı ile Nasıl İlişkilidir?

Sessiz kalma hakkı, sanığın savunma hakkıyla ilişkili bir haktır. Savunma hakkı, kişiye suçlu olup olmadığı konusunda deliller toplama, savunma yapma hakkı verir. Ancak, sessiz kalma hakkı savunma yapmama, yani kendisini suçlamama hakkıdır. Bu ikisi birbirine zıt değildir, aksine bir kişi savunmasını yaparken sessiz kalma hakkını kullanabilir. Kişinin ifade vermemesi, onun savunma yapmaması anlamına gelmez.

Sessiz Kalma Hakkı İhlal Edilirse Ne Olur?

Sessiz kalma hakkı ihlal edildiğinde, bu durum, hukuki süreçte ciddi sonuçlar doğurabilir. Eğer bir kişi, yasal olarak tanınan bu hakkını kullanamazsa veya bu hakkı kullanmaya zorlanırsa, yargılamada ciddi haksızlıklar yaşanabilir. Sessiz kalma hakkının ihlali, adil yargılanma ilkesinin ihlali anlamına gelir ve mahkemede alınan ifadeler, buna dayanarak hüküm verilemez. Böyle bir durumda mahkeme, yargılamayı iptal edebilir ve yeniden yargılama yapılması gerekebilir.

Sessiz Kalma Hakkı, Diğer Ülkelerde Nasıl Düzenlenmiştir?

Sessiz kalma hakkı, pek çok ülkede benzer şekilde korunmaktadır. Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri'nde 5. değişiklikle, kişinin kendisini suçlayacak şekilde ifade vermemesi garanti altına alınmıştır. Avrupa'da ise Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne taraf ülkelerde benzer düzenlemeler bulunur. İngiltere, Fransa, Almanya gibi ülkeler de, şüpheli ve sanığın kendisini suçlamama hakkını tanır. Ancak, her ülkede yasal düzenlemeler farklı olabilir ve bazı ülkelerde ek prosedürler bulunabilir.

Sonuç

Sessiz kalma hakkı, modern hukuk sistemlerinde bir kişiye tanınan en temel haklardan biridir. Hem Türkiye Cumhuriyeti Anayasası hem de uluslararası insan hakları sözleşmeleri, kişinin kendisini suçlamamak için bu hakkı kullanabileceğini garanti altına alır. Bu hak, suçsuzluk karinesinin bir parçası olup, adil bir yargılama için temel bir unsurdur. Hukuki süreçlerin güvenliği ve doğruluğu için, sessiz kalma hakkının ihlali, ciddi sorunlara yol açabilir.